Türkiye, askerinin Libya'ya gitmesini istiyor mu ?
Türkiye’nin 12 ilinde gerçekleştirilen araştırma toplam 1537 kişiyle bilgisayar destekli telefon görüşmesi yöntemiyle yapıldı.

İstanbul Ekonomi Araştırma’nın hazırladığı Türkiye Raporu’nda çarpıcı rakamlar var. Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı’na yüzde 75 oranında destek veren yurttaş Libya’ya asker gönderilmesini istemiyor, “Türkiye arabulucu olsun” diyor.
 
Cumhuriyet'te yer alan habere göre, ankete katılanların yüzde 58’i Libya’ya asker gönderilmesini istemiyor. Yüzde 34, “Evet gönderilsin” derken, yüzde 8 konuyla ilgili fikri olmadığını ifade ediyor.
 
“Hayır” diyenlerin yüzde 67’si 45-54 yaş arasında bulunurken, asker gönderilmesini onaylayan katılımcıların yüzde 34’ü 18-24 yaş arasında. ‘Türk askeri Libya’ya gitmesin’ diyenlerin yüzde 30’u AKP, yüzde 78’i CHP, yüzde 91’i HDP, yüzde 88’i İYİ Parti ve yüzde 58’i MHP seçmeni. Cumhur İttifakı ortağı MHP seçmeninin yalnızca yüzde 33’ü asker gönderilmesini destekliyor...
 
“Türkiye’nin dış ilişkileriyle ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisine katılırsınız” diye sorulduğunda yüzde 75 gibi önemli bir çoğunluk “Türkiye bölge ülkelerindeki çatışmalarda taraf seçmemeli ve arabuluculuk görevi üstlenmelidir” cevabını veriyor. Yüzde 15’lik bir kesim ise ‘Türkiye’nin taraf seçmesini, o tarafın kazanması için askeri ve siyasi olarak destek vermesini” savunuyor.
 
“Türkiye tarafını seçsin” diyenlerin çoğunluğu, yani yüzde 23’ü AKP, yüzde 12’si İYİ Parti seçmeni. “Türkiye Arabuluculuk görevini üstlenmelidir” diyenlerinse yüzde 92’si HDP, yüzde 86’sı İYİ Parti, yüzde 89’u CHP seçmeni. 
 
Katılımcıların yaş aralıklarına baktığımızda da ilginç veriler var. 
 
Örneğin Türkiye’nin tarafını seçmesini isteyenlerin çoğunluğu 18-24 yaş aralığında... Arabuluculuk üstlensin diyenlerin yüzde 80’i 45-64 aralığında. 
 
‘BU SONUCU BEKLİYORDUK’
Fırat Kalkanı ve Barış Pınarı harekâtlarında toplumun desteği yüzde 75’in üzerindeydi. Sonucu değerlendiren İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü Can Selçuki’ye göre, Suriye’nin kuzeyinde sınır ötesi operasyonların zorunluluk haline gelmesinden hükümetin politikaları sorumlu tutuluyor olsa da sınırımızın hemen güneyinde kök salacak bir YPG fikri, her iki operasyona da büyük destek verilmesini sağlamıştı. Selçuki, Libya içinse, askeri müdahalenin karşılığında sağlanacak faydalar, toplumun günlük hayatından çok uzak. “Dolayısıyla, toplumun geniş bir kesiminden destek gelmemesi beklenen bir sonuçtu” diyor. 
 
‘HİÇBİRİ BAŞARILI DEĞİL’
Dış politika Türkiye’nin gündeminde çok yer tutuyor. Jeopolitik konumu nedeniyle Ortadoğu’daki yangının tam ortasında, AB üyesi olmaya aday, NATO üyesi Türkiye’nin dış politikadaki tavrı her daim tartışma konusu. 
 
İstanbul Ekonomi Araştırma, katılımcılarına, ‘Son 20 yıl içinde dışişleri bakanlığı yapmış isimlerden en başarılı bulduğunuz hangisi’ diye sordu. 
 
Hiçbirini başarılı bulmuyorum diyenlerin oranı dikkat çekici, yüzde 19,9. Abdullah Gül yüzde 18.2 ile ikinci sırada. 
 
Fikri olmayanlar yüzde 16,2… Abdullah Gül’ü yüzde 5.7 ile Ali Babacan takip ediyor. Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu, mevcut Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’ndan daha başarılı bulunuyor. 
 
Ankete katılanların yüzde 11.2’si Davutoğlu’nu işaret ederken, Çavuşoğlu’nun oyu yüzde 6.5’de kalıyor. 
 
Dikkat çekici bir tablo, bu değerlendirmeyi yapanların siyasi eğilimlerinde ortaya çıkıyor. 
 
Örneğin Abdullah Gül’ü başarılı bulan kesim yüzde 33.2 ile HDP seçmeni. Onu yüzde 18.8 ile AK Parti seçmeni takip ediyor. 
 
Ali Babacan’ı en başarılı bulan seçmen, yüzde 42.2 ile İYİ Parti seçmeni… 
 
Ahmet Davutoğlu ise en çok oyu, yüzde 17.8 ile MHP’den alıyor. 
 
Cah Selçuki’ye göre bu sonuçlar müdahaleci bir dış politikadan çok AB ile ilişkileri kuvvetli ve arabulucu görevi üstlenen dış politikanın tercih edildiğini gösteriyor. 
 

Diğer Yazılarımız