Reel Haber

Ayrımcılığın, kayırmacılığın olmadığı, nefret dilinin ortadan kalktığı, insanların hukuka güvendiği, demokrasinin işlediği Türkiye'yi inşa edeceklerini vurgulayan Akşener, uzlaştırıcı, sevgi, saygı dolu, insana insan olduğu için, Allah'ın bir emaneti olduğu için saygı duyan anlayışın Türkiye'yi terk etmesi nedeniyle ekonomide ve siyasette sorunların yaşandığını söyledi.

 

Akşener, yapılan anketlerde vatandaşların yüzde 63'ünün 'iyileştirilmiş, güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönülmesini' istediğinin görüldüğünü ifade etti. 

Libya tezkeresiyle ilgili ayrıntılı bir çalışma yaptıklarını anlatan Akşener, Libya'da şu anda Hafter'in kuvvetleri ile mutabakat hükümeti unsurlarının çok dar bir alanda göğüs göğüse çarpıştığını aktardı.

 

Türkiye'nin bir Suriye deneyiminin olduğuna işaret eden Akşener, bunun için 40-50 milyar dolar harcandığını, 5 milyon Suriyelinin Türkiye'ye sığındığını, İdlib'den gelen 150 bin kişinin ise sınırda beklediğini belirtti. 

 

'Sayın Erdoğan, sinirini yenemiyorsan bu problemi çözmeye hazırım'

İktidarın izlediği dış politikayı eleştiren Akşener, şöyle devam etti:

 

'Moskova, Erdoğan ve Esad arasında arabuluculuk yapabilir'

"Amerikan şirketleri Beşşar Esad ile anlaşma imzalıyor. Emperyalistler önce Suriye'yi yıktılar, şimdi kendi şirketleri 10 yıl içinde 700-800 milyar dolar yatırım yapacak. Türkiye bu işten çırak çıktı. Önerimiz nedir? Kardeşim hissiyatı, duygusallığı, siniri bir kenara bırak, rasyonel, gerçekçi, sağduyulu ol, Esad ile barış. Esad insanlarını öldürmüş amenna. Peki 2011'den günümüze kadar Suriye'de olanlara baktığınız zaman diğerleri pamuğa mı sardı Suriyelileri? Milyonlarca insan da orada öldü. Sayın Erdoğan, sinirini, enaniyetini yenemiyorsan, rasyonel olamıyorsan, ben Suriye'ye gidip Esad ile görüşmeye, bu problemi çözmeye hazırım. Türkiye'yi yeniden çırak çıkarmanın bir anlamı yok. Buradaki ders, deneyim Libya konusundaki meçhule 'hayır' dememize sebep oldu. Türkiye'nin sağduyusu olmaya, bu milletin yanında durmaya, Türkiye'nin kutuplaştırılmasına, dışlayıcı, saygısız dile itiraz etmeye devam edeceğiz. Dolayısıyla başaracağız."

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni de eleştiren Akşener, iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüşün yolunun açıldığını, bundan kaçışın olmadığını savundu.