Alkol yasağına bir dava daha
Ankara Barosu'nun Danıştay'a taşıdığı alkol yasağı ile ilgili bir dava da İzmir'de açıldı. Avukat Devrim Savran, Danıştay'a kararın durdurulması için dava açtı.
Tam kapanma kararıyla birlikte alkol satışı da yasaklandı. Yasak hakkında konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, tekel bayilerinin istisna kapsamında olmadığını belirterek, "İstisnada yer almıyor ve kapalı. Bu açıdan hem bir muafiyet yok hem de soru işareti de söz konusu değil" ifadelerini kullandı.
Açılan dava dosyasında İçişleri Bakanlığı'nın marketten neyin alınıp alınmayacağına karar veremeyeceği belirtildi.
Davacı Savran açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
"Anayasamızın 173. Maddesi; devleti, esnaf ve sanatkârları korumakla mükellef kılmaktadır. 27.04.2021 tarihli Genelgenin ilgili 1.2 no’lu maddesinde; kapanma döneminde belirlenen gün ve saatlerde açık kalacağı belirtilen ve gündelik yaşamda alkol satışı yapan market ve bakkallarda, bu kapanma döneminde alkol satışının fiilen yapılamayacağı düzenlenmiştir. Bu husus açıkça bazı ürünlerin tecrit anlamına gelmektedir ki bu düzenlemenin bilimsel bir içeriğe sahip olmadığı, alkollü ürünleri tüketmek ile koronavirüs önlemleri arasında bir kolerasyon veya illiyet bağının bulunmadığı açıktır. Genelgenin bahsettiğimiz maddesinde yer alan yerlerin dışında kalan satış noktalarına (tekel bayilerine) muafiyet tanınmadığı görülmektedir. Bu husus Bakan tarafından da şifahen teyit edilmiştir. Bu müdahale; keyfi, ölçüsüz, dayanaksızdır. Anayasa ve mevzuata aykırıdır. Hukuk devleti ilkesini zedelemektedir.
Alkollü içecekler yasal bir statüye sahiptir. Devlet, en büyük bütçe kalemlerini alkol tüketimi sayesinde sağlamaktadır. Alkolün teminini böyle keyfi uygulamalarla zorlaştırmak, fiyatına fahiş zam yaparak erişimini engellemek doğru değildir. Sırf bu hatalı uygulamalar yüzünden geçen yıl yüzden fazla yurttaşımız sahte alkolden yaşamını yitirmiştir. Sorumlu idare bu durumu hafızadan silmemeli aynı hatada ısrarcı olmamalıdır. Sıradan bir yurttaş bir yana turizm gelirleri ile ayakta kalmaya çalışan ülkemizde müslüman olmayan bir turiste, markete girdiği zaman göreceği bu çağ dışı yasağın izahı mümkün değildir.
Bakanlık, genelgenin bahse konu bu maddesi ile; konu bakımından işlem yapma yetkisini hukuka aykırı şekilde aşmıştır. Bakanlığın marketten neyin alınıp alınmayacağını düzenleme yetkisi yoktur. Bu açık bir yetki aşımıdır. Kaldı ki zaten sokağa çıkma yasağı olan ve üstelik restoran ve kafelerinde kapalı olduğu bu dönemde vatandaşın evinde yaşam kültürüne bağlı olarak tercih edeceği tüketim unsurlarına genelge marifetiyle ne hukuki ne de bilimsel bir zemini olmaksızın müdahale edilmektedir. Hukuka ve vicdana aykırı olduğunu düşündüğüm bu idari işleme karşı gerekli hukuki yollara tarafımızca başvurulmuştur. "