Reel Haber

"Kanal İstanbul" tartışılmaya devam ederken, AKP’den istifa eden eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kurduğu Gelecek Partisi, merak edilen “Kanal İstanbul” raporunu açıkladı. Ahmet Davutoğlu, Başbakan olduğu dönemde “Kanal İstanbul” için “Yüzyılın en büyük projelerinden biri” derken, geçen günlerde yaptığı açıklamada “Kanal İstanbul”a karşı olduğunu belirtmişti. Davutoğlu'nun, geçmişte söylediği "Kanal İstanbul"u savunan sözlerini nasıl açıklayacağı merak ediliyordu.

 

"PROJENİN DETAYLARI YAVAŞ YAVAŞ ORTAYA ÇIKTI"

Gelecek Partisi Politika İzleme Kurulu (PİK) Koordinatörü Feridun Bilgin yaptığı açıklamada, "Basındaki arkadaşlar geçmiş bazı konuşmaları gündeme getirerek, bir fikir değiştirme gibi gösterme gayretleri var. Yeni göreve başlamış bir başbakanın detayına hiçbir şekilde hakim olmadığı kendisinden önceki hükümet tarafından başlatılmış projeye elinde hiçbir veri olmaksızın karşı çıkması beklenemez. Bilakis de sahiplenmesi lazımdır ama sayın başbakanın da verdiği talimatlar doğrultusunda çalışmalar başlayınca projenin detayları yavaş yavaş ortaya çıktı" dedi. 

 

“GETİRECEĞİ AVANTAJLARDAN ZİYADE…”

"Bu konuların kamuoyu tarafından bir çelişki olarak addedilmemesi gerektiğini düşünüyoruz" diyen Bilgin, "2007 seçim beyannamesinde Kanal İstanbul yok" diye konuştu. Bilgin, projenin ÇED raporu, ihaleye ilişkin bilgilendirmemesinin şüphe uyandırdığını söyleyerek "Getireceği avantajlardan ziyade daha fazla dezavantaj getireceği düşünceleri vardır. Boğaz’ın trafiğinde artma değil azalma olması öngörülüyor" ifadesini kullandı. 

 

"İstanbul Boğazı’nda Marmaray tüneli yapılırken gemilerin şeridi teke düşürülmüştür, karşılıklı trafik olmadığı için kaza riski azalmıştır" diyen Bilgin, "Hem trafik hem de kaza bakımından Boğazlar’dan geçişi tehdit edecek bir husus görünmemektedir. Kanal İstanbul daha dar ve daha sığ olacağı için kaza riski fazladır. Ters yönde akıntı olacağı için hızı düşürecektir" açıklamasında bulundu. 

 

Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ne de değinen Bilgin, "İkinci başlığımız ekonomik değerlendirme. Montrö Sözleşmesi’ne göre gemileri zorla Kanal İstanbul’a yönlendirilemez. Kanal İstanbul’un geçiş ücreti Boğaz’dan daha fazla olacak maliyet, baz alırsak. Bu rakamlarla Kanal’ın nasıl finanse edeceği hususu büyük bir soru işaretidir" dedi.

 

 

Cumhuriyet