Erdoğan'dan ‘başörtüsü’ çıkışı: Gelin anayasa düzeyine taşıyalım
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, ‘başörtüsüne yasal güvence’ açıklamasını eleştirdiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu düzenlemeyi anayasa düzeyinde yapmaya çağırdı.
Kılıçdaroğlu’nun başörtüsünün yasal güvenceye alınması için kanun teklifi sunacaklarını açıklamasından sonra AKP Sözcüsü Ömer Çelik, Erdoğan’ın ‘hak ve özgürlükler mücadelelerinin tarihine atılmış çok güçlü bir imza’yı duyuracağını söylemişti.
Partisinin yeni yasama dönemindeki ilk grup toplantısında konuşan Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan satırbaşları şöyle:
* Muhalefetin seçim öncesi söyledikleri ile seçim sonrası yaptıkları arasındaki uçurumu belediyelerde gördük.
* Amacımız milletimizi seçimden seçime hatırlayanlarla aramızdaki farkı göstermektir. Seçim süreci ilerledikçe projelerimizi daha ayrıntılı paylaşacağız.
* Önümüzde beş-altı aylık bir yasama süreci var. Bu zamanı en iyi şekilde değerlendirerek, verdiğimiz sözlerin yasama boyutundaki aşamalarını tamamlayarak milletimizin huzuruna çıkmayı amaçlıyoruz.
* Birilerine bakıyorsunuz, toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Türkiye bir süredir çok ciddi sınamalardan geçmektedir. Çözümünü sağlayacak tek yürütme temsilcisi biz, tek ittifak da ‘cumhur ittifakı’dır. Milletimize bu gerçeği gösterdiğimizde sandık yolu kendiliğinden açılacaktır.
‘Kılıçdaroğlu’nun ‘başörtüsü’ açıklaması’
* Bizim ömrümüzü vererek çözdüğümüz meseleyle ilgili güya günah çıkarıyor, teklif getiriyor.
* Kanun teklifiyle açıklaması arasında fark var. Neden böyle bir teklif getirdiğini anlamakta zorlandık. Ülkemizde böyle bir mesele yok. Üniversitelerde, kamuda, özel sektörde böyle bir mesele var mı?
* Türkiye bir dönem Meclis’e başörtüsüyle girdiği için kürsüden -ey CHP senin düşünce baban şimdi ebedi alemde- kürsüden haddi bildirilmeye davet eden milletvekilleri görmüştür. Siz de bunları alkışlamıştınız. Meclis’ten dışarı atmak için hep birlikte ayağa kalkıp alkışlamıştınız.
* Yav Kemal, doğru ol be. Yanına bir iki tane başörtülü bayanı alıp onlara rozet takmakla bu işi çözdüğünü veya çözebileceğini mi sanıyorsun? Dürüst ol dürüst. Adam gibi dürüst ol.
* İstismar siyaseti yaparak milletin karşısına çıkma. Bu zatın, artık yaşanmayan bir sorunla ilgili bir gece yarısı ortaya çıkıp kanuni düzenleme teklif etmesinin gerisindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var?
* Bugün Türkiye’nin gündeminde başörtüsü diye bir mesele verdiğimiz mücadeleler sayesine kalmamıştır. Geçmişte bu utanç yaşandıysa sebebi CHP zihniyeti ve faşizmidir. Başörtüsü meselesi ne yasa ne de anayasa meselesi olmaması gereken bir meseledir.
* Kanunlarla bu işi halledelim diyorsun. Sabırlı ol.
* Kürt meselesi adlı ülkemize giydirilmek istenen deli gömleğinden onlara rağmen kurtulduk. Kürt meselesi yok ki benim kabinemde iki tane Kürt arkadaşımız var.
* Kılıçdaroğlu senin üst düzey yöneticilerin ikna odaları kurmadı mı?
* Kılıçdaroğlu’nun son teklifini bir taktik olarak görüyorum. Kanun teklifi diye sundukları metin kapsayıcı olmaktan ve çözümden uzaktır. Yeni yasakların dayanağı haline bile gelebilir.
* Madem gündeme getirdi, biz daha öte bir teklifle mukabele edelim. Eğer dürüstsen, samimiysen gençlerimizin en büyük hassasiyetleri olan bu meselenin arkasındaysan gelin çözümü anayasa düzeyinde sağlayalım.
* Adam gibi adamsan gel bunu böyle yapalım. Hatta bununla kalmayalım kadının ve erkeğin birlikteliğinden oluşan aile kurumumuza da güçlendirerek ilave değişikler de yapalım.
Konuşması ardından Erdoğan’a, “Daha kampsamlı bir anayasa teklifinden mi bahsediyoruz?” diye soruldu. Erdoğan, “Hayır” yanıtını vererek, “Türkiye’nin tüm kurumlarında bu işi en geniş anlamda yer alacak şekilde; ben şu an anayasa komisyonu üyelerimle çalışılıyorum. Teklifimizi biz Meclis’e getireceğiz” dedi.
Cumhurbaşkanı başörtüsü güvencesinin hem yasal hem de bazı anayasal maddelerde zaten bulunduğunu söyledi: “Şu an yasal düzenlemeye falan gerek yok çünkü zaten yasal teminat altında. Eğer sen dürüstsen gel bu işi anayasa teminatı altında alalım. Kaldı ki bunu geniş manada bunu teminat altına alan maddeler var. Ama bu hak ve özgürlükler çerçevesi içerisinde, açık samimi, başörtüsü konusunu oraya oturtalım.“