Kılıçdaroğlu'ndan Erdoğan'a: Damadı paketle
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Meclis grubundaki konuşmasında iktidarı ekonomi üzerinden eleştirirken, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın görevden alınmasını istedi: "Paket üstüne paket yapıyorlar. Erdoğan'a tavsiyem olacak; paket hazırlayacağına paket yapacaksın, damadı paketleyeceksin, kapının önüne koyacaksın." İntiharlara da değinen Kılıçdaroğlu, "Toplumda huzur kalmadı, endişe var toplumda" dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidarın ekonomi paketlerini eleştirirken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ı görevden alma çağrısında bulundu.
Partisinin Meclis grubundaki konuşmasına hayatını kaybeden Prof. Dr. Mümtaz Soysal’ı anarak başlayan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “Binlerce öğrenci yetiştirdi. Bir demokrasi, bilim abidesiydi. Parlamentoda görev yaptığı görev içerisinde özelleştirmelere karşı büyük mücadele yaptı. İşçilerin haklarını sonuna kadar savundu. 1971 darbesinden sonra komünizm propagandası yapıyor diye ağır hapis cezası verdiler. Mümtaz Soysal bütün bu acıları yaşadı ama asla yılmadı. Ülkesinin çıkarlarını emekten, bilimden, dostluktan yana kullandı. Uluslararası pek çok ödül sahibi oldu. Mümtaz Hoca gerçekten de Türk akademik dünyasının geliştirdiği mümtaz isimlerden biriydi.”
KONFEDERASYONLARA ELEŞTİRİ
“Hava Harp Okulu öğrenci velileri de Usel işçileri de hapisteki arkadaşlar da şundan emin olsunlar, demokrasiyi mutlaka getireceğiz” diyen Kılıçdaroğlu, işçi sendikalarıyla ilgili eleştiride bulundu. Kılıçdaroğlu, “Hiçbir konfederasyon bir başka siyasal partinin arka bahçesi olmamalı eğer birilerinin arka bahçesi olacaksa işçilerin arka bahçesi olmalı. Gönül şunu istiyor, bir yerde bir işçi haksızlığa uğradığında üç işçi sendikasının ortak çaba ile bu sorunu çözmek için mücadele etmesidir. Ama her biri ayrı telden çalıyorsa olmuyor” dedi.
TANK PALET TEPKİSİ: KİME PEŞKEŞ ÇEKİYORSUN ARKADAŞ!
CHP lideri konuşmasında Tank Palet Fabrikası’nın özelleştirilmesiyle ilgili tepkilerini yineledi. Kılıçdaroğlu, “Bunu 25 yıllığına BMC Grubu’na verdiler ‘İhaleyi ne zaman, nerede yaptınız?’ dedik. O fabrikanın kuruluşunda benim vergim var, babamın vergisi var. Sormak hakkım. ‘Öğrenemezsin’ diyorlar. Ya sen o fabrikada oluşan bütün sırları Katar Ordusu’na verdiniz. Niye? 20 milyar dolarlık bir fabrikayı kime peşkeş çekiyorsun arkadaş? Sen 25 yıllığına kiraladığın tank palet fabrikası için kaç lira aldın? 5 kuruş dahi almadın” diye seslendi. Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
‘BÖYLE BİR REZALET GÖRÜLMEMİŞTİR’
“Türk Telekom’da da işletme devri oldu. 6,5 milyar dolar alındı. Kim ver dedi sana? Satış da değil kiralama da değil. Ne satış ne kiralama bunun adı peşkeştir sıfır bedelle bir fabrikayı birisine vermektir. Bütün vatandaşlarıma sesleniyorum bunu partili yanı yoktur. Devletin memurları da onların emrinde çalışacak. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tarihinde böyle bir rezalet görülmemiştir böyle bir soygun ahlaksızlık da görülmemiştir.”
‘GERÇEK İŞSİZ SAYISI 8 MİLYON 112 BİN KİŞİ’
“Her pakette işsizlik büyüdü. 56 tane reform paketi açıkladılar, bir şey çıkmadı. İşsizlikte dünya üçüncüsüyüz. Paket üstüne paket yapıyorlar. Erdoğan’a tavsiyem olacak; paket hazırlayacağına paket yapacaksın, damadı paketleyeceksin, kapının önüne koyacaksın. Saraydakilerin hiçbir derdi yok. Cepler tıka basa para dolu hem de Amerikan Doları. 2003 toplam işsiz 587 bin 479 kişi, 2018’de 3 milyon 509 bin 603 kişi artış oranı yüzde 497. Genç işsiz 2003’te 169 bin 272 kişi, 2018 1 milyon 555 bin kişi artış oranı yüzde 524. Diplomalı işsizler 2003’te 36 bin 444 kişi 2018’de 753 bin 767 kişi fark yüzde bin 968. İşsizlik bütün kötülüklerin anasıdır. Bunlar TÜİK’e başvuranlar. Bir de 137 bin kişi ülkeyi terk etti. Gerçek işsiz sayısı 8 milyon 112 bin kişi. Hapishaneler tıka basa dolu, parası olan dışarıda, gariban olan içeride. Kendini yakan var, asan var, şimdi sıra toplu intiharlara geldi. Toplumda huzur kalmadı, endişe var toplumda. Açlığın olduğu yerde huzur olur mu? Devletin mallarının ve bütçelerinin talan edildiği ülkede huzur olur mu?”
‘TRUMP SANA APTAL DİYOR’
“‘Papazı bırakacaksın’ dedi Trump, ‘Yoksa seni mahvederim’ dedi. Erdoğan ‘Bu can bu tende kaldıkça papazı alamazsın’ dedi, sonra teslim etti. O can da tende duruyor, söz, namus, şeref, haysiyet, adalet nerede? Nerede bunlar? Mektup yazdı Trump, taşeron demek aynı zamanda şamar oğlanına dönmek demektir. Türk milletini aşağılayan mektup. Sana aptal diyor, akıllı ol diyor. Sen bunu nasıl hazmediyorsun? Bunu da sordum kızdılar. Bu milletin şanını şerefini kim koruyacak. Biz de mi yutacağız. Giderken mektubunu beraber götürecek, çöp sepetindeydi, demek ki değilmiş. Oturduğun makamın önemini biliyor musun sen? Mektubunu cebine koyacak Trump’a verecekmiş. Ama nasıl? Önce devletlerin egemen eşitliği diye kural vardır. Bu mektup sana nasıl geldi? Büyükelçi geldi, verdi. ‘Çağıracaksın bizim büyükelçiyi, bu mektubu kabul etmiyoruz, sahibine iade et diyeceksin’ dedim. Hayır, diyor ki Macaristan dönüşünde ‘Elimizde malum mektup var, mektubu Sayın Trump’a takdim edeceğim.’ Kendisine aptal diyen adama takdim edecek. Takdim kavramı nedir? Takdim etmek arz etmek demektir üst makama. Osmanlıcaya baktım, ‘Küçük bir kimseyi yaş mevki itibari ile büyük bir kimse ile tanıştırmak.’ Benzer açıklama takdimle ilgili, ‘Bir büyüğün önüne geçip bir şey vermek’…”